SON yarıyılda salgının en büyük tesirlerinden biri de harcayıcı alışkanlıklarındaki gerekli farklılıklarda oldu. Özellikle koronavirüsün ilk çıktığı yarıyıllarda fiziki alışveriş yerini online alışverişe vazgeçerken bu yarıyılda kutu servis, kurye ve kargo gibi taşımacılık hizmetlerine olan arz ciddi çoğalış gösterdi. Ancak aynı zamanda taşımacılık sektörünün içerisinde olup da negatif etkilenen tek alan konuttan konuta nakliye işleri oldu. 

CİDDİ BEL RAHATSIZLIĞI

Ben de bu yarıyılda işleri eksilen bu sektörü yakından tecrübeledim. Bu ara işler kesat olduğu için kaderime ufak bir konut denk geldi. Küçükçekmece Halkalı’dan Şişli’ye 4 birey bir konutu taşıdık. İşe koyulmadan evvel bugünkü çalışma dostlarıma yaptıkları iş ile alakalı bazı ayrıntıları soracaktım ki hepsi bir ağızdan en büyük şikâyetlerini dile getirdi. O da bu işin artık tabiatında olan fıtık hastalığı. Anlattıklarına göre bu işe girenin fıtık olmadan çıkma bahtı yok. Hepsi soluğu sağlık kurumunda alıyor. Üstelik çoğu bel fıtığı olmasına karşın çalışmaya devam ediyor. 

İŞLER AZICIK SOĞUKKANLI

Sohbet esnasında mevzu iş yoğunluklarına geliyor. Onlar için bu ara işler pek hoş gitmiyormuş. “Pandemide kimse taşınma tasarıyı yapmıyor. Biz her mart ayı ile beraber yoğun bir tempoda çalışmaya başlıyorduk. Bahar aylarında insanlar taşınma telaşına düşüyordu. Ama artık kimse bizi aramıyor. Banalde bu günlerde telefonlarımız susmazdı. Şimdi telefon gelsin diye bekliyoruz. Günde bir konut taşırsak günü kurtarıyoruz. Daha Önceki hareketli günleri çok özlüyoruz” diyorlar. 

REFERANSLA YÜRÜYOR

Konut taşımak ehemmiyetli iş. Konut sahipleri için de nakliyeci için de güçlüğü büyük. İyi bir nakliyeci bulmak, doğru maliyette uyuşmak güç. Zati genelde de yakın etrafın referansı ile yeni işler geliyormuş. Konut sahibi ‘aman eşyalara hasar gelmesin’ diye kılı kırk verimken nakliyeci de onlarca hatta bazen suratlarca kg ağırlığındaki eşyaları ‘en basit nasıl indiririm’ diye düşünüyor. 

EVVEL BÜYÜK EŞYALAR

Sohbet hoş gitse de işe koyulma müddeti geliyor. Konutta evvel büyük eşyaların taşınması gerekiyormuş. Koltuk ekibi, yatak ve beyaz eşyalar öncelikli. İlk operasyon ise koruma... Ehemmiyetli eşyaları kalın bir battaniye ile sarıp üzerinden streç filmi sıkıca geçiyoruz. Taşınma operasyonlarında sitelerde ve apartmanlarda komşulara rahatsızlık vermemek için zaman kısıtlı. O surattan süratli olmak koşul. Ben streç filmle eşyaların çevresinden süratlice dönerken yorulmaya başladım dahi. 

SIRTLAN BAKALIM KOLTUĞU HEMEN

Çekyatları, beyaz eşyaları hoşça gözetmeye aldıktan sonra gizeme altta bekleyen kamyonu doldurmaya geliyor. İki birey, üç karakter bir çekyatı konuttan çıkarıp binanın antresine getirdikten sonra merdivenlerin başında dikilen Erkan Kılıç, “Al bakalım sırtına geri geri indir çekyatı” diyor. Ben şaka yaptığını varsayıyorum ama ciddiymiş. Ben arkamı dönüp sırtıma almaya çalışıyorum ama beni uyarıyor. Meğerse iki elimle yukarıya dikip merdivenlerden geri geri inmem gerekiyormuş. Bir kat iniyorum ama sırtımda çekyatla merdivenden dönemiyorum. Destek istiyorum. Dönüşü iki birey bitiriyoruz. Bir kat daha inip pes ediyorum. Bu tek şahsın yapacağı iş değil ama onlar sırtına alıp 5 kat alt indiriyor. 

NAKLİYECİNİN KÂBUSU

Gizeme beyaz eşyalara geliyor. Onları da iki birey indiriyoruz. Ama burada yaşam kurtaran ayrıntı asansör. Bazı binalarda asansörde eşya taşımak yasak. Kimilerinde ise hiç asansör yok. İşte o zaman nakliyecinin kâbusu başlıyor. Bazen 5’inci, bazen 10’uncu kattan eşyaları sırtında indirmek zorunda kalıyorlarmış. Benim kaderime asansör vardı. Büyük eşyalar sığmasa da ufak eşyalar ve kutular için kezlerce merdiven inip çıkmak zorunda kalmadım en azından. Zati bir iki kere katları inip çıktıktan sonra insanda çalışacak efor kalmıyor. Bir de konut büyük ve eşya çoksa o zaman işler güçleşiyor. 

ASIL MESELE ÇIKARMAKTA

Halkalı’da iş bitiyor ve Şişli’ye varıyoruz. Eşyaları kamyondan indirip yeni konuta yerleştirme işi insanın gözünde gelişiyor. ‘Şimdi kim çıkaracak bu eşyaları yine’ diyorum kendi kendime. Burada da asansör olduğunu görünce içten içe neşeleniyorum. Yeniden evvel büyük eşyaları sonra minikleri taşıyoruz. Alt indiğimde elim hep miniklere gidiyor ama büyükler bitmeden onları almak yasak. Sonunda ine-çıka eşyaları tamamlıyoruz. Konut sahibi harekâttan hoşnut biz de bitkin biçimde dağılıyoruz. 

1+1 daire taşıması           900-1200 TL

2+1 daire taşıması           1200-1500 TL

3+1 daire taşıması           1500-2000 TL

4+1 daire taşıması           2000-5000 TL 

NE KADAR KAZANIYORLAR?

Ufak konutlar için 3, büyük konutlar için 5-6 karakter takımlar çalışıyor. Bir nakliyecinin günlük yevmiyesi 120 lira. Bu yalnızca taşıma için geçerli. Şayet konut sahibi perde takma, dolap kurulumu gibi işler isterse ekstra ödeme yapması gerekir.